İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde okurken başladım çalışmaya… O zamanlar Akmerkez yeni açılmıştı. Bir kitap/hediyelik/hobi mağazasında tezgâhtar olarak iki yıl çalıştım. Yöneticilik zamanlarıma ışık tutan bu görev, çalışma hayatımın önemli deneyimlerinden biri idi. Okul bittikten sonra iktisat teorisinin matematik, sayı, bütçeler, tabloların yer aldığı teknik tarafı yerine insan unsuruna yönelmek istediğime karar verdim.
Toplamda 17 yıl süren profesyonel iş yaşamım boyunca kurumsal/yarı kurumsal/aile şirketlerinde asistanlıktan yöneticiliğe varan bir kariyer hayatım oldu. 30’lu yaşlarda kurumsal hayatın bunaltması üzerine, sevdiğim bir dostumun desteği ve o zamana kadar yaptığım birikimler ile ev yemekleri dükkanı açtım. Yaklaşık üç yıl süren zor ama keyifli maceramı, 2008 ekonomik krizinin yansımaları sebebiyle devretmek durumunda kaldım. Kurumsal hayata geri döndüm.
2013 yılında kızımın doğması ile bir süreliğine iş hayatına ara verdim. Sonrasında döndüğüm iş hayatı, zorlu İstanbul koşulları, trafik, uzun mesailer gibi tatsız sebepler, beni yeniden “Kendim ne yapabilirim?” sorusuna yöneltti. Dijital Topuklar ekibi ile ilk zirvenin hazırlıkarı döneminde, o zaman çalıştığım firmanın sponsorluk görüşmesi sırasında, 2016 yaz sonunda tanıştık. Toplantı çıkışında bana “Sen de bir şeyler yapabilirsin” demeleri denk geldi de diyebiliriz.
Yapmaktan mutluluk duyduğum işleri düşündüm. Mutfak açık ara tek cevabımdı. Çikolata ise uzun süredir merak duyduğum, yurtdışı çalışmaları takip ettiğim, kurslara gittiğim ve küçük denemelerle kendimi tarttığım bir hobimdi. Özel etkinlikler dışında perakende satış yapmak istemiyordum. Önceki deneyimimden o sürecin zorlu aşamalarını çok iyi biliyordum. Proje bazlı çalışacak, ekstra koruyucu madde kullanmayacak, raf ürünü değil, siparişe özel üretim yapacaktım. 2016 sonbaharında karar alıp çalışmaya başladım. Marka oluşturma, içerik belirleme, hizmet kapsamı gibi zeminde yapılması gerekenlerde netleştikten sonra yola çıktım. Eğitimler, denemeler, kurslar, reçete oluşturma, malzeme temini, ekipman gibi işlerle uğraştım. Tedarikçilerimi arayıp buldum, bazıları kendiliğinden oluştu. Kutu, ambalaj, paketleme, web sitesi, sosyal medya gibi işleri de eş zamanlı oluşturdum. Bütün bunları tek başıma yönettim. Bu durum zaman zaman beni zorlasa ve yorsa da, karar mekanizmasının tek elde olması her zaman süreci hızlandırır, ben de bunun nimetleri ile hızlıca ilerledim. 2016’nın Aralık ayı sonunda Zorlu’da yapılan bir festivalde ilk ürünlerimle yer aldım. Son derece olumlu geçen günün morali ile bu işi meslek edinip kendimi geliştirme konusunda karar kıldım. Markayı kurumsal siparişlere ve projelere yönelik hizmet verecek şekilde modelledim. E-ticaret sitesi de kurarak erişim ve satın alma sürecini basitleştirdim.
Bu kısımda eşimin ve yardımcımın desteğini vurgulamak isterim. Başta burun kıvırsa da, sonrasında elini taşın altına koyup her süreçte yanımda olan, çoğu zaman fikirlerimiz çatışsa da beni hep geliştiren eleştirileri ile fikrimi, yolumu açan eşime büyük teşekkür… Babam ve annemin operasyonel ve geri hizmet destekleri ise unutulmaz. Bugün bu iş belli bir büyüklüğe ulaştı ise, onların katkısı büyüktür.
Bugüne geldiğimizde ise 2018 başı itibariyle atölye kurma çalışmalarımı başlattım. Günlük eğitimler, eğlenceli çocuk workshopları ve imalathane olarak kullanabileceğim yer belirleyip, bahara kalmadan işler hale getirmeyi planlıyorum.
Dijital Topuklar’ın katkısına gelince…
İlk girişimimde ekonomik krizin kırdığı hevesimi yeniden içime doldurdu. Kendi gücümü, kişisel becerilerimi, iş bilgimi kullanabileceğim, gösterebileceğim ve mutlulukla kendimi ifade edebileceğim işi yapmama ilham veren unsurlardan biriydi.
Bu seneki Dijital Topuklar ise, yüreklendiren konuşmacıların iç açıcı sunumları ile umudun pek kıymetli bir duygu olduğunu, bir kadın ruhunun bin kaplan gücüne dönüşebileceğini, çok çalışmanın, iyi niyetin ve ahlaklı iş yapmanın önemini anlatan şahane bir etkinlikti. Ben notlarımı aldım, ev ödevlerimi yapmaya başladım.
42 yaşın gücü, 30’lu yaşlarımın heyecanı ve enerjisi ile yola devam ediyorum. Son bir yılda aldığım 12 kilo canımı sıksa da, ruhumu doyuran bir iş yapıyor olmanın mutluluğu anlatılmaz. Tüm güzel kalplerin desteği, heveslendirmesi ve yüreklendirmesi, dost ellerin omzuma dokunması ile güzel işler yapacağıma inanıyorum.
Özlem Gencer
Kitchen Made Chocolate