Ana SayfaKişisel GelişimBaşarmak ya da Başaramamak

Başarmak ya da Başaramamak

Beş yıldır İngiltere’de yaşıyorum ve bu süre sonunda Life in UK denen bir sınava girmem gerekiyor. İngilizlerin bile bilmediği bazı bilgilerden oluşan bu sınav İngiltere’de genel yaşam, ülkenin etnik dağılımı, geçmişi, eski krallar, kraliçeler, tarihi, antik yerleri gibi genel bilgilerden oluşuyor. İçerik olarak çalışılıp da girilmesi gereken bir sınav, sonuçta hangimiz eski krallardan birinin savaştan kaçarken nereye saklandığını bilebiliriz. Buraya kadar her şey normalken benim beynimde sınav dedi mi alarm zilleri çalmaya başlıyor. Eyvah sınav, eyvah canavarla aynı anlamda benim için. Gittikçe gözümde büyüyen bir stres kaynağı. Sonunda beklenen gün geldi ve sınava girdim. Sonuç hüsran kaldım hem de sadece bir soruyla.

Benim sınavı canavar olarak algılayan beynim tabii ki sınav sonrası da bana huzur vermedi ve sürekli olarak yaptığım hatayla ilgili konuşmaya başladı. Nasıl olur da sınavdan kalırsın, tam bir aptalsın, senin zaten bir haltı beceremeyeceğin baştan belliydi falan filan. Kendimi dövme konusunda üstüme yoktur hele de sonunda böyle bir başarısızlık varsa. Sonunda ölüm yok, kimse zarar görmedi, sınavın tekrarı var, girerim ve bu sefer kazanırım. Ama hayır bir türlü ilerleyemiyorum, sürekli uyurken bile aklıma tereddütle düştüğüm ve cevabını doğru bildiğim halde yanlış yaptığım soru geliyor. Nasıl olur yanlış yaparsın. Kendi kazdığım başarısızlık çukuruna tekrar düşüyorum hemen yanı başında değersizlik çukuru var. O da kollarını açmış yanına gelmem için beni bekliyor. Az kaldı bekle diyorum içimden.

Peki 40 yaşımda, 7 yaşında bir çocuk annesi koca bir kadın olarak sınavlardan neden bu kadar korkuyorum hala. Kendimi küçük bir çocuk olarak görüyorum. Hata yapmasına izin verilmeyen sadece uslu olursa, hata yapmazsa, hep büyüklerin dediğini yaparsa, ses çıkarmazsa onları mutlu edeceğine inanmış bir çocuk. Çocukluğunu yasayamadan olgunlaşmak zorunda kalmış küçük kız. Kazanamadığım sınavlar sonrası evdeki gergin sessizlik geliyor aklıma, kimsenin ağzını bıçak açmadığı, konunun bir türlü sınav sonucuna gelmediği, bir türlü konuşamadığımız o mühim konu. Dışlanmışlık hissi, sessiz imalar, uzun suskunluklar, büyük bir utanç. Evet aslında hissettiğim tam olarak bu Fen lisesini kazanamamış, üniversitede istediği o puanı alamamış o kızın utancını taşıyorum hala. 40 yaşında tutunmaya çalıştığım bu ülkedeki bu sınav bana çocukluğumun en utanç dolu anlarını hatırlatıyor. Korkuyorum, içim sıkılıyor, bunalıyorum, nefes alamıyorum.

Çocuklarımız için en iyisini istiyoruz kuşkusuz. En iyi okullarda okusunlar, en iyi işlerde çalışsınlar, hep başarılı olsunlar, hiç hata yapmasınlar. Oysa insan denen varlık hata yapmak için yaratılmış. Yanlışlarından öğreniyor, doğru yolu bulmak için düşmesi gerekiyor. Başkasının yolundan yürüyen ise bir yere varamıyor sonunda. Elde edilmemiş hayaller kalıyor geriye bir tek. Başarılı olalım diye çıkılan bu yolun sonu ise karanlık çoğu zaman. Çünkü yaptığımız başarı tanımı yanlış. Nedir başarı? Yönetici olmak mı, çok para kazanmak mı, büyük bir evde oturup son model arabalara binmek mi? Nedir tam olarak? Maddi olarak ölçebildiğimiz şeyler üzerinden tanımladığımız başarı ise hasta ediyor bizi, çocuklarımızı. Bizim başaramadığımızı onlar yapsın isterken onların hayallerini çalıyoruz. Kimsenin birbirini tanıma, anlama derdi yok, çizilen çerçeve içinde kalsa yeter. Oysa hayat çerçevenin dışına çıkınca anlam kazanıyor. Uğruna yaşanılacak bir hayat sadece kazanılan sınavlar, göz alıcı bir kariyer, son moda kıyafetler değil. Başarı algımızı ve bu konuda çocuklara kurduğumuz baskıyı ise gözden geçirmekte fayda var. Zira 40 yaşına gelsen bile hala sınavdan, başarısızlıktan ödün kopabiliyor.

1 YORUM

  1. Merhaba. Ben Nevin Ada Çakmak. İzmir Özel Bahçeşehir Koleji 50.Yıl Fen ve Teknoloji Lisesinde 11.sınıfta tam burslu olarak öğrenim görmekteyim. 7 yıldır ara vermeden okullarımın robotik takımlarının her departmanında katkı sağlamaktayım. Amacım erkek egemen görünen bir alanda kadınların da başarılı olabileceğini göstermek ve bu alandaki cinsiyet ayrımcılığının kalkmasını sağlamaktır.

    Uluslararası FIRST Robotics Competition’un ülkemizde yapılan yarışmasında, bireysel başarı ödülü olan Dean’s List finalist ödülünü ve bununla birlikte 20-23 nisanda houstonda yapılacak FIRST WORLD CHAMPIONSHIP finalinde ülkemizi temsilen yarışma hakkı kazandım . Ancak final yarışmasına katılabilmek için desteğinize ihtiyacım var. Vize, uçak bileti ve konaklama giderlerimin bir kısmını veya tamamını (yaklaşık 3000$) karşılayabilirseniz çok sevinirim.

    Daha fazla detayı bir online görüşme veya telefon görüşmesi ile size aktarmaktan mutlu olurum.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

Must Read